Türk, Atına Sahip Çıkmalıdır
Spora, sağlığa, kültüre, endüstriye, tarıma, ormana, tarihsel hafızaya, güvenliğe ve daha pek çok alana sayısız katkıları olan at ve atçılık özel bir konudur ve buna uygun olarak ele alınmalıdır. Atın dolaylı da olsa temas ettiği kamu kurumlarının sayısı oldukça fazla ve hayatın pek çok alanında yeri var, izi var.
Tarım, Spor, İçişleri, Çevre, Sağlık, Milli Savunma ve Ulaştırma Bakanlıkları, atın kendisi ve işlevleri ile ilişkili bakanlıklardır. Atçılıkla ilgili dernek ve kulüplerin bağlı bulunduğu Geleneksel Spor Dalları Federasyonu, Binicilik Federasyonu zaten at odaklı çalışmalar yürütüyor.
Dağdaki atı muhtar, köylü, bekçi bilir. Neredeyse tüm belediyeler, kaymakamlıklar ve valilikler de atla ilgili olumlu ya da olumsuz temaslarda bulunmaktadırlar.
Yine de atçılığa dair bilgiler bölük pörçüktür. Her şeyden önce kapsamlı bir at envanteri çıkartılıp sadece sayılarını değil; türlerini, yaşam alanlarını, yaşam biçimlerini, sahipliklerini, sağlık ve kayıt durumlarından, olası geleceklerine kadar daha pek çok şeye ışık tutup kayıt altına almamız gerekiyor.
Unutmamalıyız ki atlar insana insanlığını vermiştir. Atlar insanlara ülkeler, devletler vermiştir. Atla düşüp kalkmış, medeniyetler, imparatorluklar kurmuş milletlerden biri de Türkler değil mi? Atı bilmeyen savaşamaz. Peki nerede Türk Atı? Dünya atçılığında bir ‘Türk Atı’ olmayışı gerçeğini ‘Byerly Türk’ ile geçiştiremeyiz.
Ağırlıklı olarak devlet eliyle ve kendi yetiştirdiğimiz tertemiz atlarda -isminden başlayarak- Arap kanı aramaktan da vazgeçilsin… Onlar öz be öz Türk Atı olup, şişe burunlu çöl atlarıyla ilgisi yoktur. Başta Karacabey olmak üzere diğer TİGEM haralarında yetiştirilen atlar görünümleri ve diğer özellikle açısından tümüyle yerelleşmiş, Anadolu’da evrimleşmiş olup Türk Atı markasını gururla taşıyabilecek düzeydedir. ‘Truva At Güzellik Yarışması’nın amacı da Türk Atı tanımı ve tanıtımına katkı sağlamaktır.
Anadolu’nun yerel ırkları da bu kapsamda derlenip toparlanmalı, ırksal özellikleri saptanıp iyi olanları ayrıştırılıp kötü olanları elenerek daha yüksek seviyede atlar geliştirilmelidir.
İlker Altun